Genç Kuşağı İklimlendirme Sektörüne Kazandırabilmek Gerekiyor
Gelişen, dinamik bir sektörde çalışıyoruz ve ısıtma, havalandırma ve iklimlendirme hizmetlerine ihtiyaç duyan kesim giderek genişliyor. İklimlendirme, büyüyen bir endüstridir. Küresel HVAC pazarının 2030 yılına kadar yaklaşık 367,5 milyar USD hacmine ulaşacağı tahmin edilmektedir.
Aynı zamanda önümüzdeki on yılda HVAC alanında on binlerce yeni iş pozisyonunun yaratılacağı da tahmin ediliyor. Sorun şu ki, şu anda hiçbir yerde yeterince gereken donanıma sahip personel bulunamıyor. Sektör olarak artan bu taleple nasıl başa çıkacağız? Sektör önümüzdeki birkaç yıl ve sonrasında büyümeye devam edecekse, sektör olarak şu anda yanıtlamamız gereken soru bu.
HVAC endüstrisinin yeni yetenek kıtlığıyla karşı karşıya olduğu gerçeğini görmezden gelmek mümkün değil. Elbette bu konuda yalnız değiliz ve bunun diğer birçok sektörün de bu sorunla mücadele etmek zorunda olduğunu biliyoruz. Bununla birlikte, kariyer seçimi söz konusu olduğunda gençler için en alt sıralarda olduğumuz görülüyor ve bu, ileriye dönük bir endişe kaynağı.
Deneyimli ve vasıflı eleman eksikliği, daha geniş kapsamda inşaat sektörü için olduğu gibi, HVAC sektörü için de ciddi bir sorundur. Yaşlanan bir iş gücümüz var ve bir işe alım sorunuyla karşı karşıyayız. Bunun en önemli sebeplerinden biri, gençlerimizin sektörümüzü çalışmak için cazip bulmamaları.
Peki, bunu değiştirmek için ne yapabiliriz? İlk olarak, endüstrinin çok yönü ile tanıtarak, tasarım, üretim, bakım ve satışa kadar sunduğu çeşitli fırsatları vurgulayarak, okullarla daha yakın ilişki kurmalıyız ve daha fazla gence çıraklık eğitimlerinde rehberlik etmeye hazırlıklı olmalıyız.
İşletmeler ayrıca yeni teknolojilere yatırım yapmak istiyor olmalıdır. Bu sadece büyüme için yeni fırsatlar yaratmaya yardımcı olmakla kalmaz, örneğin dijital çözümlere yatırım yaparak, akıllı bina teknolojisine yönelik artan talebi karşılamaya yardımcı olmak için iş gücünüzü geliştirebilirsiniz. İkincisi, sistemlerin çalışması ve bakımı için uzman yazılımlar ve aynı zamanda dijital alanlara yakın bir neslin becerileri gerekir.
Daha geniş ve daha genç bir kitleyle etkileşim kurmak için YouTube ve Tik Tok gibi popüler platformları nasıl kullanabileceğimizi de düşünmemiz gerekiyor. Daha çevik olmalıyız ve insanların bize gelmesini beklememeliyiz. Evet, inovasyon üzerine kurulu büyük bir sektörüz, ancak bazen yaptığımız şey hakkında biraz daha fazla sesimizi çıkarmalıyız ve sektörümüze yeni katılacak olanlara; konut, ticari veya endüstriyel sektörlerde çalışarak ödüllendirici bir kariyere sahip olabileceği gerçeğini vurgulamamız gerekir.
Küresel sıcaklıklar artmaya devam ettikçe iklimlendirmeye olan talebin dünya çapında arttığını biliyoruz ve bu, yardımcı sistemlerin bakımının ve iyi çalışır durumda tutulmasının, sektörün canlı kalmasının sağlanması gerektiği anlamına gelir.
Gençlerle iletişim kurmamız ve bugün klima gibi hepimizin doğal karşıladığı bir şeyin hayatlarımız üzerinde nasıl derin bir etkisi olduğunu açıklamamız çok önemlidir. Klimalar, mimaride, içinde yaşadığımız ve çalıştığımız yerlerde devrim yarattı. Örneğin cam cepheli ofislerin ve gökdelenlerin üst katları klima olmadan çekilmezdi.
Daha üretken
Çalışmalar, iklimlendirmenin bizi daha üretken hale getirebileceğini ve arkasındaki teknolojinin daha temiz ve daha çevreci hale geldiğini göstermiştir. Bu, iklim bilincine sahip gençlerin saflarımıza katılmasını istiyorsak çok önemli bir şeydir. Evet, binaların ısıtılması ve soğutulmasının yüksek oranda karbon emisyonundan sorumlu olduğunu biliyoruz. Ancak, HVAC endüstrisinin, endüstrinin net sıfır geleceğini yönlendirmek için enerji açısından verimli ve sürdürülebilir teknolojiler sağlamada kilit bir role sahip olduğunu da biliyoruz.
Sadece bu da değil, Covid sonrası bir dünyaya geçerken ve çalışanlar eski ofislerine dönmeye başladıklarında, daha sağlıklı çalışma alanlarına, daha fazla odaklanılacak ve HVAC sistemlerinin rolü sadece Covid ile mücadelede değil, aynı zamanda iç ortam hava kalitesinin sağlanmasında da büyüktür. Binalarımızın geleceğe hazır hale getirilmesi ve gelecek 30 yıl için amaca uygun olmalarının sağlanması, sektörümüze yeni ve parlak yeteneklerin girmesini gerektirecek.
Bu nedenle, şimdi mezunlar ve mezun olmak üzere olanlar nerede ve kimin için çalışmak istediklerine karar verirken, ön planda olmamızı sağlamanın yollarını bulmalıyız. Bunu yapabilirsek, bu sadece işletmelerimize değil, gezegene de büyük fayda sağlayacaktır.
Kaynak: https://pindercooling.com/